top of page
Yazarın fotoğrafıBlogger Psikolog

Çözemesek bile, bazen sadece konuşmanın da yararı oluyor

Herkese merhaba,

Küçüklüğümden beri dizi ve film izlemeyi çok severim çünkü başka hayatların arasında dolaştığımı düşünüyorum. O hayatların arasında dolaşırken insan, ilişkiler ve yaşam gibi pek çok konudaki algılarımı test edebiliyor ve geliştirebiliyorum. Arada da kendi gerçekliğimden uzaklaştığım kaçış alanlarım oluyorlar.

Beni en çok etkileyen ve keyifle izlediğim dizilerden bir tanesi, Amerika'nın eski komedi dizilerinden biri olan “Full House” dizisidir. Belki biliyorsunuzdur, yakın zamanda dizinin baş rollerinden biri olan Bob Saget maalesef aramızdan ayrıldı. Dizi de Bob Saget anneleri ölen üç küçük kızı ile baş başa kalmış bir babayı canlandırıyor ve kızlarını en yakın arkadaşı Joey ve de kızların dayıları Jessie ile birlikte büyütmeye çalışıyor.

Bu dizi için, yoğun bir çerçevesi olsa da alışkın olmadığımız rollerin ve kişilerin bir araya gelmesi ile oluşan bir ailenin sıcacık ve keyifli bir komedisi diyebiliriz. Dizinin bir bölümünde: “Çözemesek bile, bazen sadece konuşmanın da yararı oluyor” cümlesini duydum. Bu cümle bana yazdığım bir Instagram postumu hatırlattı. O post içerisinde: Bir kişiyi dinlerken onun anlattıklarına nasıl cevap vereceğimizi düşünmekten ziyade onun ihtiyaçlarına kulak vermemizin öneminden bahsetmiştim. Neden bir önemi var? Çünkü o kişinin belki o anda sadece anlaşılmaya ve “Bu senin için gerçekten çok zorlayıcı olmuş” gibi bir cümle duymaya ihtiyacı var. Ve bu ihtiyacı karşılanmayan kişiye biz “Bence böyle yap.” gibi cümleler kurduğumuz da o kişi anlaşılmadığını düşünerek daha da zorlanabiliyor çünkü o anda duygusal durumunun ihtiyacı tavsiye duymak olmayabiliyor. Bu cümleleri kurarız çünkü karşı tarafı yaşadığı zorlu durumdan çekip çıkarmak isteriz. Sadece bu odağımızla, karşımızdakinin neyden dolayı bize bu zorlayıcı deneyimini anlattığını anlamaya çalışmayı istemsizce de olsa atlayabiliyoruz.

Çok sık kullandığımız ve duyduğumuz bir söz vardır: “Dert paylaşıldıkça hafifler”. Peki, bu söz bize ne ifade ediyor? Bu söz bize karşı tarafın çoğu zaman bu deneyimlerini paylaşmak ve anlaşıldığını hissetmek için anlatmak istediğini ifade ediyor. Karşı taraf size başından geçeni anlattıkça içinin hafiflemesine ve “Oh! Rahatladım” demeye ihtiyaç duyuyor. Veya bazen de sadece omzunuzda saatlerce ağlamaya, saatlerce öfkesini sizinle paylaşmaya ihtiyaç duyuyor.


Kimi zaman da bu kişi gerçekten sizden ona “Şunu yap” gibi cümleler söylemenizi isteyebiliyor çünkü o anki ihtiyacı bu yönde olabiliyor. Bu yazı içerisinde vurgulamak istediğim bu ihtiyacı her kendisini anlatmaya çalışan kişiye genellememiz gerektiği çünkü önce o kişinin anlattıkları içerisindeki ihtiyacını görmeye çalışırsak o kişiye daha etkili bir destek verebiliriz. Çünkü insan bazen sadece bu sadece benim başıma gelmiyormuş veya bu gerçekten benim için zor bir şeymiş diyebileceği paylaşımlara da ihtiyaç duyabiliyor. Ve eğer her insanın anlattıklarına çözüm getirme motivasyonu ile yaklaşırsak bu ve buna benzer ihtiyaçları görmeye biliyoruz ve karşı taraf görünmediğini, anlaşılmadığını düşündüğünde de neden vermek istediğimiz desteği almak istemiyor diye zorlanabiliyoruz. Özetle, bazen sadece konuşmanın da yararı oluyor ve hatta sandığımızdan daha büyük yararı olabiliyor. Çoğunlukla ihtiyaçlarımızı karşılıklı görebildiğimiz ve paylaşabildiğimiz yakın ilişkilerimizin olmasını diliyorum. Sadece anlamak için dinleyelim, ne söylesem diye değil 😊

7 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page